İTTİHAD-I İSLAM |
Allah tarih boyunca her kavmi lideriyle, önderiyle
birlikte yaratmıştır. Bu, Adetullah'ın gereğidir. Hz. Nuh (as), Hz.
İbrahim (as), Hz. Musa (as), Hz. Yusuf (as), Hz. İsa (as) ve Hz.
Muhammed (sav) döneminde iman edenlerin önderi olarak Allah'ın mübarek
elçileri İslam toplumlarının başında olmuştur. Hz. Talut döneminde, Hz.
Zülkarneyn döneminde de Müslümanların hep bir lideri olmuştur.
Peygamberimiz (sav)'in ardından da Müslümanlar yakın tarihe kadar hiç
başsız kalmamışlardır. Bu dönemde Müslümanların manevi bir liderinin
olmaması, Allah'ın takdir ettiği Hz. Mehdi (as)'ın geliş alametlerinden
birisidir. Ancak Allah kaderde İslam toplumu için bir güzellik takdir
etmiş ve manevi önderleri olmadan geçen bu dönemin ardından onları çok
üstün ahlaklı, çok mübarek, sevgi ve şefkat dolu, Müslümanlara çok
düşkün, hamiyeti İslamiyesi çok kuvvetli bir zatla, yani Hz. Mehdi
(as)'la müjdelemiştir. Yaklaşık 1.5 asırdır başsız olan İslam alemi,
Allah'ın takdir ettiği kaderin gereği olarak, bu yüzyılda Hz. Mehdi
(as)'ın manevi önderliği altında birleşecektir. Aşağıda Kuran'da yer alan birlik ayetlerinden bazıları yer almaktadır: Allah'ın ipine hepiniz sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın. Ve Allah'ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp-ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız. Yine siz, tam ateş çukurunun kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah, size ayetlerini böyle açıklar. (Al-i İmran Suresi, 103) Ve haklarına tecavüz edildiği zaman, birlik olup karşı koyanlardır. (Şura Suresi, 39) Şüphesiz Allah, Kendi yolunda, sanki birbirlerine kenetlenmiş bir bina gibi saf bağlayarak cehd edenleri (mücadele edenleri) sever. (Saff Suresi, 4) Mü'minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını bulup-düzeltin ve Allah'tan korkup-sakının; umulur ki esirgenirsiniz. (Hucurat Suresi, 10) İnkar edenler birbirlerinin velileridir. Eğer siz bunu yapmazsanız (birbirinize yardım etmez ve dost olmazsanız) yeryüzünde bir fitne ve büyük bir bozgunculuk (fesat) olur. (Enfal Suresi, 73) Allah'a ve Resûlü'ne itaat edin ve çekişip birbirinize düşmeyin, çözülüp yılgınlaşırsınız, gücünüz gider. Sabredin. Şüphesiz Allah, sabredenlerle beraberdir. (Enfal Suresi, 46) O: "Dini dosdoğru ayakta tutun ve onda ayrılığa düşmeyin" diye dinden Nuh'a vasiyet ettiğini ve sana vahyettiğimizi, İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya vasiyet ettiğimizi sizin için de teşri' etti (bir şeriat kıldı). Senin kendilerini çağırdığın şey, müşriklere ağır geldi. Allah, dilediğini buna seçer ve içten Kendisi'ne yöneleni hidayete erdirir. (Şura Suresi, 13) Mü'minlerden iki topluluk çarpışacak olursa, aralarını bulup-düzeltin. Şayet biri diğerine tecavüzde bulunacak olursa, artık tecavüzde bulunanla, Allah'ın emrine dönünceye kadar savaşın; eğer sonunda (Allah'ın emrini kabul edip) dönerse, bu durumda adaletle aralarını bulun ve (her konuda) adil davranın. Şüphesiz Allah, adil olanları sever. (Hucurat Suresi, 9) |
Dünyadaki zulmün durmasını isteyen Müslümanların yapmaları gereken can-ı gönülden İttihad-ı İslam'ı istemektir
Allah Kuran’ın pek çok ayetinde müminlerin
birbirlerinin velileri olduklarını bildirmiştir. “Veli” kelimesinin
anlamı dost, koruyucu, yardımcı ve destekçidir. Buna göre
Müslümanların birbirlerini dost edinmeleri, birbirlerini korumaları ve
birbirlerine destek olmaları Allah’ın onlara bir emridir.
Allah bir ayetinde müminlerin birbirlerini veli edinmeleri geretiğini şöyle belirtmektedir:
Sizin dostunuz (veliniz), ancak
Allah, O'nun elçisi, rüku ediciler olarak namaz kılan ve zekatı veren
mü'minlerdir. (Maide Suresi, 55)
Bir sonraki ayette ise Allah müminlerin birbirlerini
dost ve veli edinmeleri durumunda inkarcılara karşı sürdürdükleri
fikri mücadelede mutlaka galip geleceklerini şöyle bildirmektedir:
Kim Allah'ı, Resûlü’nü ve iman
edenleri dost (veli) edinirse, hiç şüphe yok, galip gelecek olanlar
Allah'ın taraftarlarıdır. (Maide Suresi, 56)
Bu ayetten ve Kuran’ın daha pek çok ayetinden
anlaşılmaktadır ki, müminler birbirlerini sevip dost edinirlerse,
birbirlerine destek olurlarsa inkarcıların inananlara uyguladıkları
kötülüklere kesin olarak son verecek ve Allah’ın emrettiği güzel
ahlakı yeryüzünde yerleşik kılacaklardır. Açıktır ki, günümüzde
dünyanın pek çok yerinde yaşanan adaletsizlikleri, zulüm ve
haksızlıkları durduracak şey tüm Müslümanların birbirlerini kardeşçe
kucaklamaları, aralarındaki uzaklıkları ortadan kaldırarak bir an önce
birleşmeleri ve İttihad-ı İslam’ı oluşturmalarıdır. Müminlerin birlik
olmama durumunda meydana gelecek ortamı ise Allah bir ayetinde şöyle
haber vermektedir:
İnkar edenler birbirlerinin
velileridir. Eğer siz bunu yapmazsanız (birbirinize yardım etmez ve
dost olmazsanız) yeryüzünde bir fitne ve büyük bir bozgunculuk (fesat)
olur. (Enfal Suresi, 73)
Hiç şüphe yok ki Allah’tan korkan, vicdan sahibi
hiçbir Müslüman, kardeşlerinden yüz çevirmenin ve kardeşleriyle birlik
olmamanın karşılığında ortaya çıkan kargaşanın ve zulüm dolu ortamın
oluşturduğu fitnenin vebali yüklenmek istemez. Ne var ki Müslümanların
birleşmesi için gayret etmeyen herkes şahit olduğu acılardan, zulüm
ve haksızlıklardan, savaşlardan sorumlu olacaktır.Zulmün durmasını isteyen kardeşlerimiz “Ya Rabbi, İttihad-ı İslam’ı bir an önce meydana getir” diye dua etmelidirler Müslüman dünyasının kurtuluşu için İttihad-ı İslam’ı isteyen kardeşlerimiz “Ya Rabbi, İttihad-ı İslam’ı bir an önce meydana getir”, “İttihad-ı İslam’ı hemen oluştur” diye Allah’a dua etmelidirler. Allah müminlerin dualarına icabet edendir. Bu güzel ve hayırlı duayı yapan kardeşlerimiz inşaAllah kısa süre sonra dualarının gerçekleştiğini göreceklerdir. Israrla bu duayı yapan, bu duaya ilişkin faaliyetlerde bulunan müminler hiç kuşkusuz büyük bir sevap işlemiş olacaklardır. |
İTTİHAD-I İSLAM İLE İLGLİ MAKALELER |
SAYIN ADNAN OKTAR'IN İTTİHAD-I İSLAM
|
İttihad-ı İslam
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder